Porselen laminalara alternatif olan bu yöntem bondig adı verilen ajanlar yardımı ile dişlerin kompozit rezinler ile yeniden şekillendirilmesi işlemidir.
Dişte herhangi bir çürük yoksa diş dokusundan herhangi bir doku kaybı yaratmadan uygulanıyor olması en büyük avantajıdır.
Doğal dişlerde olduğu gibi çay, kahve, sigara gibi gıdaların sık tüketilmesi renk değişikliğine sebep olur ancak renklenmenin giderilmesi oldukça kolaydır. Cilalanması iyi yapılmış bir restorasyonda renk değişikliği çok az olacaktır.
1 – 1.5 saatlik bir işlemdir.
Uygulama sonrası hastaların, dişlerinin büyük olduğu, konuşmalarının değiştiği, dudaklarının tuhaflaştığı, parlaklığın bozulduğu ve alışamama gibi şikayetleri olsa da bunlar sadece alışma döneminin belirtileridir.
Özellikle ön bölgedeki dişlerde kullanılan çok ince yaprak şeklinde porselenlerdir. Porselenin yapısı gereği ve çok ince oluşu sayesinde ışığı doğal diş kadar iyi geçirir. Bu sayede doğal görünümlü başarılı bir estetik sağlarlar. Özel yapıştırıcılar yardımıyla uzun yıllar başarılı bir şekilde kullanılabilirler.
Özel bir bakım gerektirmez. İyi bir ağız bakımı ve rutin diş kontrolleri ile uzun yıllar sorunsuz bir şekilde kullanılabilirler.
Diş yüzeyine özel yapıştırıcı ajanlar yardımı ile yapıştırılırlar. Diş ile uyumlu başarılı bir porselen lamina ve başarılı bir yapıştırma tekniği ile bu tür sorunlar yaşanmaz. Ancak hastalara ön bölge dişleri ile koparma hareketinin diş-lamina uyumunu bozacağı düşünülerek çok sert gıdaları ısırmamaları söylenir.
Diastema dişler arasında boşluklar olması demektir. Nedenleri :
Dişler arasında olması gerekenden daha fazla olan bu boşluklardan ağız ortamının karanlık rengi yansıdığı için estetik olarak gülüşü etkilemektedir. Dilin bu boşlukların arasına girmesi nedeniyle bazı sesler düzgün telaffuzu sağlanamamaktadır. Diş fırçasının bu aralıklara rahat bi şekilde girememesinden dolayı bu temizlenmesi oldukça güçtür. Arka grup dişlerde bulunan diastemalara çiğneme sırasında yiyecek artıkları sıkışarak diş eti rahatsızlıklarına ve ara yüz çürüklerine sebep olabilmektedirler.
Dişler arasındaki boşluklar ortodontik tedavi yardımı ile kapanabilir. Ortodontik tedavi istemeyen hastalarda diastemalar bonding ajanlar yardımı ile diş rengindeki kompozit rezin dolgular ile doldurulabilir.
Hastanın beklentisi bu konuda çok büyük önem taşımaktadır. Çünkü başarı kriteri kişiden kişiye değişmektedir. Bunda dişlerin konumu, diğer dişler ile olan ilişkisi, diş etinin formu, alışkanlıkları büyük önem taşır.
Kozmetik bir işlemdir. Diş yüzeyine yapıştırılan yapay kristal taş veya pırlantalardır. Diş kristalleri, diş yüzeyinde bir aşındırma yapılmadan, dişin görünen yüzeyine özel yapıştırıcılar yardımı ile yapıştırılırlar. Diş pırlantası doğal taştır ve yapıştırılan yüzeyi sivridir. Bu sivri yüzeyi dişe adapte edebilmek için diş yüzeyinden pırlantanın sivri kısmı çapında küçük bir aşındırma yapılır. Özel yapıştırıcı diş ile pırlanta arasına uygulanır.
Diş yüzeyine yapışık olmasına rağmen ısırma hareketleriyle aşırı zorlandığında düşme riski vardır.
Diş yüzeyinde aşındırma yapılarak yerleştirildiğinden ısırma kuvvetlerine karşı diş kristallerinden daha dayanıklıdır.
İstediğiniz zaman çıkarılabilir. Diş yüzeyine yapılan cila ile diş eski görünümüne kavuşur.
Kron ve köprü restorasyonlarının, implantların üst yapısının yapımında porselenler kullanılmaktadır. Porselenler, seramik tozlarının yüksek ısıda pişirilmesiyle elde edilirler. Porselen, renk ve yapı olarak dişin dış yüzeyindeki mine dokusunu taklit etmektedir. Ayrıca renginin ayarlanabilir olması ve uzun yıllar renk stabilitesini koruyabilmesi en büyük avantajlarındandır.
Var olan bir dişin estetik veya işlevsel sebeplerden dolayı restore edilmesi işlemidir.
Diş eksiklikleri implant tedavisi ile giderilemiyor ise komşu dişlerden destek alınarak diş eksikliğinin giderildiği tedavi türüdür. Diş eksikliğinin sayısı, konumu ve komşu dişlerin sağlıklılık durumu köprü yapımına karar vermede etkilidir. Diş eksikliği olmayan durumlarda da köprü yapılabilir. Bu durumda amaç; estetiği düzeltmek, dişlerdeki aşınmalardan dolayı dişleri korumaya almaktır.
Porselen, kron ve köprü restorasyonların alt yapısında kullanılan beyaz renkli dayanıklı bir metaldir.
Zirkonyumun alt yapı olark kullanıldığı restorasyonlar, metal alt yapılı restorasyonlar kadar dayanıklıdır. Zirkonyumun metale kıyasla esnemesi daha az olduğundan kırılganlık biraz daha fazladır. Ancak esnemenin az olması yüzeye işlenen porselenin uyumunu daha sağlam kılar ve porselende kırılma olma ihtimalini düşürür.
Formu doldurun size en uygun randevu ve tedavi planını oluşturalım.